İnsanın en önemli sorunlarından biri eşini bulmak. Görücü usulü rahat ama aşk yok. Aşk kolay ama sürekliliği yok. Mutlu başlayan evlilikler kavgayla bitiyor. Az sayıda da olsa mutlu beraberlik de var. O halde ne yapmalı, nasıl yapmalı, nereden bulmalı. Aslnda sorun ortada, çözüm belli. Yanlış kriterlerle yola çıkan aradığını bulamaz, bulsa bile anlayamaz. Doğru kriterlerle ne aradığını bilmek de, aradığını bulmak da kolay.
MUTLULUK
Mutluluk insanın içgüdülerine uygun davranması sonucu salgılanan mutluluk hormonlarının verdiği duygudur, nokta. Bunun dışındaki felsefi tanımlar sadece söyleyene kendini iyi hissettirir, dinleyenin kafasını karıştırır. İnsan için de, hayvan için de mutluluk hormonların salgılanmasından ibarettir.
İçgüdüler insanın kendisi, ailesi ve kabilesi için farklı odalara yönelik tanımlanmış olabilir. Hepsi de ayrı ayrı mutluluk verir, çünkü sonuçta salgılanan hormonlar benzer etki yapar. Yemek yemek mutlu eder. Aşık olmak mutlu eder. Toplulukça kabul görmek mutlu eder. Çocuk sevmek mutlu eder. Her biri farklı içgüdüleri tatmin ettiği için benzer hormonlar salgılatır. Biri eksildiğinde yerine yedeği gelir, hormon seviyesi yine yükselir. Sevgilisinden ayrılan yemek yer. Çocuğu olmayan köpek bakar. Sorunlarından bunalan sigara içer, hormonu nikotinle yükseltir, sigarayı bırakınca da yemek yemeye başlar.
İnsanın kendisi, ailesi ve kabilesi için içgüdüler karşılanmazsa bir tarafı eksik kalır. Bireysel başarı kazanmak mutlu eder ama yetmez, gençliğinde kazandığı parayı yaşlandığında hayır işlerine harcar.
Mutluluğun tek bir yolu olamaz. Her insan için içgüdüler aynıdır ama farklı öneme sahiptir. Birini mutlu eden şey diğerini etmeyebilir. Çare herkesin kendi içgüdülerini tanıması ve buna uygun davranmasıdır.
MUTLU BERABERLİK
Mutluluğun tanımı buysa, iki kişilik mutluluğun tanımı da farklı olamaz. Mutlu beraberlik kısa ve uzun vadede farklı yaşanır.
- Kısa süreli mutluluk, üreme içgüdülerinin tatminine yönelik davranışlarla sağlanır. Flört, seks, çocuk ile birkaç dakika, birkaç ay, birkaç yıl mutluluk sağlanabilir. Üreme içgüdüsü, en uygun çocuğu yapacak eşi bulmayla tetiklenir. Irkın bozulmadan devamı için fiziksel özelliklerin benzer olması, çocuğun mükemmel olması için genetik ve kişilik özelliklerinin birbirinin eksiğini tamamlaması gerekir. Uyum düşükse sadece seks yapar ayrılır, vasatsa flört eder tanıyınca ayrılır, yüksekse çocuk yapar. Her durumda amaç hasıl olunca hormon salgılama biter, birbirlerinden uzaklaşırlar. Üreme içgüdüsü ve davranışları, doğası gereği kısa ömürlüdür.
- Uzun süreli mutluluk, bireysel ve sosyal içgüdülerin tatminine yönelik davranışlarla sağlanır. İnsan ömür boyu aynı yemeği yiyerek, aynı takımı tutarak, aynı duayı ederek mutlu olabilir. Beraberlikte çiftler birbirini dost, arkadaş, anne, baba, lider, öğretmen vb. yerine koyduğunda mutluluk kalıcı olur. Çocuktan sonra da mutluluk ve birliktelik sürer. Bu çiftlerin kişilik özellikleri birbirine uyan, birlikte yaşamayı sağlayan niteliktedir.
- Anadolu’da yaygın görücü usulü evliliklerin uzun, aşk evliliklerinin kısa ömürlü olmasının nedeni bu. Gençler çocuk yapmaya yönelik doğru geni arıyor, aileler birlikte yaşamaya yönelik doğru geni arıyor. Gençlerin seçimi aşk bitince şaşıyor, ailelerin seçimi kalıcı oluyor.
BERABERLİĞİN ÜÇ ŞARTI
İki kişinin birlikte yaşamasının üç şartı var. Huzur, güven, sevgi. İnsan birlikte olduğu kişiyle uyum içindeyse, birbirini kırmıyorsa, yargılamıyorsa, aşağılamıyorsa, dışlamıyorsa huzur bulur. İnsan birlikte olduğu kişinin sorun çözme yeteneğine inanıyorsa ona güven duyar, onunla uzun yola çıkar, risk alır, zorluklara katlanır. İnsan birlikte olduğu kişiyle çocuk yapmak istiyorsa ona sevgi duyar, aşık olur, gözü başkasını görmez.
- Huzur için karşıdakinde kendisiyle benzer özellikler olması gerekir
- Güven için karşıdakinde üstün özellikler olması gerekir
- Sevgi için karşıdakinde tamamlayıcı özellikler olması gerekir
İlişkinin tanımı da seçim kriterine göre yapılabilir.
- Huzura dayanan ilişki ev arkadaşlığıdır.
- Güvene dayanan ilişki ortaklıktır.
- Sevgiye dayanan ilişki aşktır.
Huzur, güven, sevgi birlikte yaşanmıyorsa ilişki süremez. Taraflar birbirine muhtaçsa ilişki sürer ama işkenceye dönüşür.
- Huzur var sevgi yoksa aldatarak biter.
- Huzur var güven yoksa saygı duymaz, aşağılayarak biter.
- Güven var huzur yoksa tartışarak biter.
- Güven var sevgi yoksa ayrı hayatlar kurarak biter.
- Sevgi var huzur yoksa sıkılarak biter.
- Sevgi var güven yoksa kaçarak biter.
Huzur ve güven karşıdakinin özelliklerine, sevgi her iki tarafın özelliklerine bağlıdır.
- Huzur varsa uyumlu yaşam ve mutlu yaşlılık elde edilir.
- Güven varsa işbirliği ve başarı elde edilir.
- Sevgi varsa bağlılık ve iyi çocuk elde edilir.
AMACA UYGUN KRİTER SEÇİMİ
Huzur, güven ve sevginin aynı zamanda, aynı kişide bulunması çok düşük olasılıktır. İnsan bulunca zaten yapışır, bırakmaz. Ancak çevremize baktığımızda bu olasılığın çok düşük olduğunu çiftlerin birbirine davranışından açıkça görebiliriz. Hep aynı kriterlerle arayan, hep benzer şeyi bulur, hep aynı hüsrana uğrar, oyuncular değişir, roller değişmez. Mutluluğu bu kadar düşük bir olasılığa bırakmaktansa, kriterleri gözden geçirip başarı şansını artırmak mümkün.
- Mutlu beraberlik isteyen karşısındakiyle uyumlu genleri aramalı. Eşinde huzur bulur. Ufak tefek aykırılıklar varsa tolere etmeyi öğrenir. Uzun bir ömür için alışkanlıklarını karşısındakine uydurur. Ancak bunu genellemek mümkün değil, aşka fazla önem veren, çok eşli yapıda biri için tek eşle yaşlanmak ızdırap olur, o sürekli eş değiştirerek daha mutlu olur.
- Hayatta başarı isteyen eşinde başarı genlerini aramalı. İşinde, mesleğinde, kariyerinde, toplumda yükselmeyi amaçlayan, vasat biriyle olamaz. Olursa önce aldatır, sonra başından atar. Ancak bunu genellemek mümkün değil, dominant yapıda biri eşinin başarılı olmasına gerek görmez, tahammül edemez, silik rollerde kalmasını tercih eder.
- Çocuk yapmak isteyen kendininkileri tamamlayan genleri aramalı. Aşık olacağı kişiyi seçmeli. Ancak bunu genellemek mümkün değil, çocuğa verdiği önem fazla olmayan biri kendi mutluluğunu önde tutar, çocuk için fedakarlık yaparsa bedelini manevi olarak çocuğa ödetir. Çocuk için evlilik yapan çocuktan sonra ayrılıp mutluluğu aramaya devam ederse akıllılık eder. Bunu ne kadar erken görür ve yaparsa o kadar kazançlı çıkar, az zaman kaybeder.
AZLA YETİNEN NE YAPSIN
Çocuk yapmak isteyene sözüm yok, o aşkı arasın. Ama çocuksuz beraberlik isteyen yanlış kriterlerle zaman kaybetmesin. Uzun süreli beraberlik ancak huzur ve güvenle olur. İnsanın genetik özellikleri yani çerçeveleri değişmez. Ne karşıdakini, ne kendini değiştirmek mümkün değildir, baskılamak da kısa süreli çözüm getirir, patladığında daha çok zarar verir. Ama genetik özelliklere atfedilen anlam, yani çerçevedeki resimler değişebilir.
Uzun süreli mutlu beraberlik için formül, huzur ve güven kriterlerini bulunca sevgiyi kendi içinde inşa etmek. Aradığı özelliğin karşısındakinde olduğunu kendine telkin etmek. Aşık Veysel’in “ben güzele güzel demem, güzel benim olmayınca” sözü çift anlamlı; belki “güzelse bana ne, Allah sahibine bağışlasın” diyor, belki “benimse güzel bulurum” diyor ama eşine iltifat etmek için zerafetle bunu zaten güzel olduğu için diyormuş gibi yapıyor. Aslında benim olana güzel demek en akıllı çözüm. İnsanın aklı doğru yöntemlerle, telkin, tekrar, ısrar ile her şeye yatar. Huzur ve güven kriterleri sağlanmışsa çocuk amaçlamayan sevgi zamanla oluşur. Eskilerin dediği gibi, nikahta keramet vardır.
BERABERLİK KRİTERLERİ
Eş seçimi kriterlerini belirlemek için birinci adım, hangi özelliklerin genetik, hangilerinin çevresel olduğunu anlamak. Temel kişilik özelliklerini kişinin hayata, işe, topluma, aileye yaklaşımını tanımlayan genetik özellikleri sözlerle tanımlayabiliriz. Kişi öncelikle kendinin hangi kriterlere uyduğunu kendi algısına göre belirlemeli. İkinci adımda, karşıdakinin kriterlerini bilmeli, hangi özelliklerde uyum, hangilerinde tamamlama aradığını seçmeli.
İDEAL EŞİ BULMAK
Seçilen kriter ne kadar doğru tanımlansa da, doğru insanı bulmak için tek tek arama, test yapmak, karşılaştırmak olacak şey değil. Doğru teknikleri kullanmak belki yanlış eşle zaman kaybetmeyi önler ama, doğru eşi bulmayı hızlandırmaz. Bunun için teknolojiden yararlanmak ve kitlesel iletişimi kullanmak şart.
TEST
Eş seçiminde yol gösterecek bir test çalışmasını başlattık. Şimdilik çerçeveleri koyduk. Yakında uyum derecesini de ölçeceğiz. Çerçeveli odalar testi bilimsel bir seçme değerlendirme değil. Güzin ablanın veya Haydar amcanın rolünü üstlenmiyor. Astrologların işini yapmıyor. Öncelikle ve sadece genetik kriterleri sıralıyor, herkes kendini değerlendiriyor, kendisi için önemli olan faktörleri belirliyor. Hangi amaçla eş arıyorsa, sonuçları ona göre değerlendiriyor.